Günümüzde, Batı Trakya’da Türk olmak ve Türk kimliğini korumak, çok büyük çaba gerektirmektedir.
Yunanistan’daki Türkler, Türk olmanın ve Yunanistan’da antlaşmalar gereği azınlık olmanın sorumluluğunu çok iyi bilmektedirler.
Azınlığın yaşadığı sorunların çözümü için, Yunanistan yönetimiyle Batı Trakya Türk Azınlığı’nın temsilcileri arasında samimi ve yapıcı bir diyaloğun başlamasının zamanı gelmiştir. Bu durum, demokratik bir toplumun gereği olduğu gibi, insan ve azınlık haklarına saygının, sosyal adaletin, eşitlik ilkesinin ve Avrupa Birliği değerlerinin de bir gereğidir.
Bugün, Batı Trakya’da yaşayan bir Türk azınlığı var. Onlar Türk olmakla gurur duyuyorlar. Örnek olarak İskeçe Türk Birliği’nin 2005- 2006 yılı etkinliklerini kısaca hatırlamada yarar olduğunu düşünüyorum:
- İskeçe Türk Birliği Halkoyunları Ekibi, 23 Nisan Çocuk Bayramı kutlamaları vesilesiyle, İzmir Çiğli Belediyesi’nin düzenlediği şenliğe katıldı.
- Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği’nin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Şenliği İskeçe Türk Birliği halk oyunları ekipleri, çocuk koroları, şiirler ve Türk Sanat Müziği Korosu’nun katılımıyla gerçekleşti.
- B.T.A.Y.T.D Tohum Tiyatro Topluluğu ve İskeçe Türk Birliği Çekirdek Tiyatro Topluluğu, ortak çalışmayla “ Kanlı Nigar” adlı oyunu sahneye koydular.
- 6 Mayıs 2005 Cuma günü, İskeçe- Ilıca Köyü’nde Hıdrellez kutlamaları halk oyunları ekibinin de katkılarıyla büyük bir coşku içinde yapıldı.
- İskeçe Türk Birliği’nin geleneksel aile gecesi, Kurban Bayramı’nın ikinci günü Politiya Salonu’nda gerçekleşti. Geceye T.C. Gümülcine Başkonsolosluğu’ndan diplomatlar ve İskeçe yerel yöneticileri de katıldı. İTB Halkoyunları ekiplerinden yeni kurulan Şahin Köyü Halkoyunu ekibi, ilk kez gösteri sundu.
- İskeçe Türk Birliği’nin Ramazan Bayramı 2005 Aile Gecesi, bayramın ikinci günü 4 Kasım 2005 Cuma akşamı Politiya Salonu’nda gerçekleşti. Gecede adeta bir halkoyunları şöleni yaşandı.
- Geleneksel Aşure Günü, İskeçe’nin Ova köylerinden olan İnhanlı’da kutlandı. Etkinliğe İskeçe Türk Birliği ve Gümülcine Türk Sanat Müziği Korosu üyeleri coşkulu Rumeli şarkı ve türküleriyle katıldı.
- İskeçe Türk Birliği, her yıl olduğu gibi, bu yıl da 18 Mart Çanakkale Zaferi kutlamalarına İskeçe, Ova ve Balkan kollarından hemşehrilerimizin yoğun ilgisi ve heyecanı ile katıldı, şehitlikler gezildi.
Görülüyor ki, Batı Trakya’da yaşayan Türkler, Türk olmanın onur ve gururunu doya doya yaşıyorlar.
Hani, İnsan hakları ve özgürlüklerden bahsediyoruz ya… Hani, Yunanistan Hükûmeti’nin ileri gelenleri, ikide bir, Türkiye’ye insan hakları hakkında önerilerde bulunuyor ve Türkiye’deki bir takım uygulamaları kötülüyorlar ya…
Yunanistan’ın ne yaptığını görmekte yarar var. İskeçe Türk Birliği yetkili makamlar tarafından kapatıldı.Yunanistan’ın en üst yargı makamı olan Yargıtay (Arios Pagos) Genel Kurulu, 7 Şubat 2005’te alınan kapatma kararının gerekçeli metnini açıkladı. 17 sayfalık gerekçeli kararın, temelde Lozan Antlaşması’na dayandırıldığı bildirildi. Yüksek Mahkeme’nin kararında Batı Trakya’daki azınlığın millî bir azınlık olarak değil, dini bir azınlık olarak tanımlandığı ifade edildi. Kararda millî kimlik çerçevesinde bir tanımlamanın olması durumunda, bölgede huzursuzluk doğabileceği ve dolayısıyla millî güvenliğin ve kamu düzeninin olumsuz etkileneceği belirtildi.
Bu politik bir karar değil midir? Lozan Antlaşması, azınlık fertlerine etnik tanımlama hakkını yasaklamamıştır.
Yunanistan Yüksek Mahkemesi’nin gerekçesine göre Balıklı Rum Hastahanesi değil, Balıklı Hristiyan Hastahanesi, Zografion Rum Lisesi değil, Zografion Gayri Müslim Lisesi ve Fener Rum Ortodoks Patriği’nin Lozan’ın öngördüğü şekilde Gayri Müslim Patrik olarak değiştirme zorunda bırakıldığını düşünün. Acaba neler olurdu?
Yunanistan’da Türk kimliğini tanımayan Yunan yönetimi, Batı Trakya’da Komotini (Gümülcine) Ermeni Kültür Eğitim Derneği, Aziz Grigorios Ortodoks Ermeni Derneği kurulmasına ve çalışmasına izin verirken, Batı Trakya’daki Türk azınlığın kurduğu herhangi bir teşkilâtta Türk adının kullanılmasına izin vermiyor. Bu bir ayırımdır. Yunanistan yönetimi siyasi kriterlerle hareket etmektedir.
Ermeniler, Ermeni ismini kullanarak kendilerini tanımlarken, Türkler’in kendilerini Türk olarak tanımlayamamaları, Yunan Anayasası karşısında eşitliğin ihlâli demektir.
Batı Trakya Türkleri, Yunanistan yasal düzeninin fiilen uygulanmasından ve temel insan haklarının tüm Yunan vatandaşlarına eşit olarak verilmesinden başka bir şey istemiyor.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Ahmet Akyol
Batı Trakya’da Türk Olmak
Günümüzde, Batı Trakya’da Türk olmak ve Türk kimliğini korumak, çok büyük çaba gerektirmektedir.
Yunanistan’daki Türkler, Türk olmanın ve Yunanistan’da antlaşmalar gereği azınlık olmanın sorumluluğunu çok iyi bilmektedirler.
Azınlığın yaşadığı sorunların çözümü için, Yunanistan yönetimiyle Batı Trakya Türk Azınlığı’nın temsilcileri arasında samimi ve yapıcı bir diyaloğun başlamasının zamanı gelmiştir.
Bu durum, demokratik bir toplumun gereği olduğu gibi, insan ve azınlık haklarına saygının, sosyal adaletin, eşitlik ilkesinin ve Avrupa Birliği değerlerinin de bir gereğidir.
Bugün, Batı Trakya’da yaşayan bir Türk azınlığı var.
Onlar Türk olmakla gurur duyuyorlar.
Örnek olarak İskeçe Türk Birliği’nin 2005- 2006 yılı etkinliklerini kısaca hatırlamada yarar olduğunu düşünüyorum:
- İskeçe Türk Birliği Halkoyunları Ekibi, 23 Nisan Çocuk Bayramı kutlamaları vesilesiyle, İzmir Çiğli Belediyesi’nin düzenlediği şenliğe katıldı.
- Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği’nin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Şenliği İskeçe Türk Birliği halk oyunları ekipleri, çocuk koroları, şiirler ve Türk Sanat Müziği Korosu’nun katılımıyla gerçekleşti.
- B.T.A.Y.T.D Tohum Tiyatro Topluluğu ve İskeçe Türk Birliği Çekirdek Tiyatro Topluluğu, ortak çalışmayla “ Kanlı Nigar” adlı oyunu sahneye koydular.
- 6 Mayıs 2005 Cuma günü, İskeçe- Ilıca Köyü’nde Hıdrellez kutlamaları halk oyunları ekibinin de katkılarıyla büyük bir coşku içinde yapıldı.
- İskeçe Türk Birliği’nin geleneksel aile gecesi, Kurban Bayramı’nın ikinci günü Politiya Salonu’nda gerçekleşti. Geceye T.C. Gümülcine Başkonsolosluğu’ndan diplomatlar ve İskeçe yerel yöneticileri de katıldı. İTB Halkoyunları ekiplerinden yeni kurulan Şahin Köyü Halkoyunu ekibi, ilk kez gösteri sundu.
- İskeçe Türk Birliği’nin Ramazan Bayramı 2005 Aile Gecesi, bayramın ikinci günü 4 Kasım 2005 Cuma akşamı Politiya Salonu’nda gerçekleşti. Gecede adeta bir halkoyunları şöleni yaşandı.
- Geleneksel Aşure Günü, İskeçe’nin Ova köylerinden olan İnhanlı’da kutlandı. Etkinliğe İskeçe Türk Birliği ve Gümülcine Türk Sanat Müziği Korosu üyeleri coşkulu Rumeli şarkı ve türküleriyle katıldı.
- İskeçe Türk Birliği, her yıl olduğu gibi, bu yıl da 18 Mart Çanakkale Zaferi kutlamalarına İskeçe, Ova ve Balkan kollarından hemşehrilerimizin yoğun ilgisi ve heyecanı ile katıldı, şehitlikler gezildi.
Görülüyor ki, Batı Trakya’da yaşayan Türkler, Türk olmanın onur ve gururunu doya doya yaşıyorlar.
Hani, İnsan hakları ve özgürlüklerden bahsediyoruz ya…
Hani, Yunanistan Hükûmeti’nin ileri gelenleri, ikide bir, Türkiye’ye insan hakları hakkında önerilerde bulunuyor ve Türkiye’deki bir takım uygulamaları kötülüyorlar ya…
Yunanistan’ın ne yaptığını görmekte yarar var.
İskeçe Türk Birliği yetkili makamlar tarafından kapatıldı.Yunanistan’ın en üst yargı makamı olan Yargıtay (Arios Pagos) Genel Kurulu, 7 Şubat 2005’te alınan kapatma kararının gerekçeli metnini açıkladı. 17 sayfalık gerekçeli kararın, temelde Lozan Antlaşması’na dayandırıldığı bildirildi. Yüksek Mahkeme’nin kararında Batı Trakya’daki azınlığın millî bir azınlık olarak değil, dini bir azınlık olarak tanımlandığı ifade edildi. Kararda millî kimlik çerçevesinde bir tanımlamanın olması durumunda, bölgede huzursuzluk doğabileceği ve dolayısıyla millî güvenliğin ve kamu düzeninin olumsuz etkileneceği belirtildi.
Bu politik bir karar değil midir?
Lozan Antlaşması, azınlık fertlerine etnik tanımlama hakkını yasaklamamıştır.
Yunanistan Yüksek Mahkemesi’nin gerekçesine göre Balıklı Rum Hastahanesi değil, Balıklı Hristiyan Hastahanesi, Zografion Rum Lisesi değil, Zografion Gayri Müslim Lisesi ve Fener Rum Ortodoks Patriği’nin Lozan’ın öngördüğü şekilde Gayri Müslim Patrik olarak değiştirme zorunda bırakıldığını düşünün.
Acaba neler olurdu?
Yunanistan’da Türk kimliğini tanımayan Yunan yönetimi, Batı Trakya’da Komotini (Gümülcine) Ermeni Kültür Eğitim Derneği, Aziz Grigorios Ortodoks Ermeni Derneği kurulmasına ve çalışmasına izin verirken, Batı Trakya’daki Türk azınlığın kurduğu herhangi bir teşkilâtta Türk adının kullanılmasına izin vermiyor.
Bu bir ayırımdır.
Yunanistan yönetimi siyasi kriterlerle hareket etmektedir.
Ermeniler, Ermeni ismini kullanarak kendilerini tanımlarken, Türkler’in kendilerini Türk olarak tanımlayamamaları, Yunan Anayasası karşısında eşitliğin ihlâli demektir.
Batı Trakya Türkleri, Yunanistan yasal düzeninin fiilen uygulanmasından ve temel insan haklarının tüm Yunan vatandaşlarına eşit olarak verilmesinden başka bir şey istemiyor.