Son zamanlarda sıkça konuşulan konulardan biri de, Kara Kuvvetleri Komutanlığı brövesindeki Atatürk siluetinin kaldırılması…
Her birlikte olduğum arkadaş toplantısında, bu durum gündeme geldi, fikrim soruldu.
Esasen bu konu beni ilgilendirmiyor. Böyle dedim ama korkarım bu sözüm yanlış anlaşılacak. Benim Atatürk ilke ve inkılâplarını ne kadar benimsediğim, daha önce bu köşede yazdığım yazılardan anlaşılabilir. İsteyen okur. Demek istediğim Atatürk Düşünce Sistemi’ni kavramak başka şey, Atatürkçülüğü şekilcilikle bağdaştırmak başka şey.
Türk Silâhlı Kuvvetleri’nde her şey, en ince ayrıntısına kadar düşünülür, plânlanır ve yapılır. Günü birlik oldu bittilerle iş yapılmaz.
Olaya şöyle bakalım: Türkiye Cumhuriyeti’ni kim kurdu? Atatürk, değil mi?
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı kim? Yine Atatürk. Atatürk, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’in ilânından sonra Cumhurbaşkanı seçilmiş ve onun Cumhurbaşkanlığı 10 Kasım 1938’de vefatına kadar sürmüştü.
Şimdi, düşünün bakalım, Cumhurbaşkanlığı forsunda Atatürk simgesi var mı? Yok.
Türkiye Cumhuriyeti’ni Atatürk kurdu dedik ya, TBMM’ni de Atatürk kurmuştu. TBMM’nin forsunda, ya da armasında Atatürk’ün resmi var mı? Yok.
Gazetelerde okuduğum kadarıyla, CHP ve AKP’li milletvekillerinin mektuplarıyla, K.K.K.lığı amblemindeki Atatürk görüntüsünün kaldırılması gündeme gelmiş.
Bu partilerin Atatürk ilke ve inkılâplarını ne kadar uyguladıklarını bir yana bırakalım, Türkiye Cumhuriyeti’nin siyasi parti amblemlerinde Atatürk’ün resmi var mı? Benim bildiğim kadarıyla yok. Sayısını dahi bilmediğim bu partilerin her hangi birinin ambleminde Atatürk’ün resmi varsa, gözden kaçırmışımdır, bilmiyorum.
Bildim bileli, Genelkurmay Başkanlığı brövesinde de Atatürk yok.
Brövede Türk bayrağının renkleri olan kırmızı-beyaz zemin üzerinde defne yaprakları ve ay-yıldız yer alıyor. Ortada kuvvetleri temsilen kılıç, miğfer, çıpa ve kanat bulunuyor.
Hava Kuvvetleri Komutanlığı brövesinde Atatürk yok. Brövede kuvveti temsilen dört yıldız, kartal ve Türk Hava Kuvvetleri'nin kuruluş tarihi olan 1911 senesi yer alıyor.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı brövesinde Atatürk yok. Brövenin etrafı denizciliği simgeleyen gemici halatı ile çevrili. Üzerinde kırmızı kuşak ve dört yıldız yer alıyor. Gemiciliği simgeleyen çıpanın üzerinde ise savaşçılığı vurgulayan üzerinde ay-yıldızlı kırmızı kalkan yer alıyor.
Jandarma Komutanlığı brövesinde Atatürk yok. Brövenin çevresi altın rengi defne yaprakları ile sarılı, altında Jandarma yazıyor. Ortada adaleti temsil eden terazi ve ay yıldızlı Türkiye haritası bulunuyor.
Kara Harp Okulu ambleminde Atatürk’ün yüzü var. Ondan çıkan ışıklar etrafı aydınlatıyor. Kara Harp Okulu öğrencilerinin Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda yetiştiğini gösteriyor. Kısacası Kara Harp Okulu, Atatürk’ü seven ve onun ilkeleri doğrultusunda subaylar yetiştiriyor.
Harp Akademileri Komutanlığı brövesinde de, Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri simgelerini aydınlatan Atatürk’ün yüzü var. Yani, Harp Akademileri’nde yetişen kurmay subaylara, Atatürk ilke ve inkılâpları yol gösteriyor.
“Kara Kuvvetleri Komutanlığı ambleminden Atatürk’ün görüntüsü neden kaldırıldı?” diye soranlar yakalarına Atatürk amblemi takıyorlar mı bilmiyorum ama Türk Silâhlı Kuvvetleri’nin her rütbedeki personeli, kuvvet brövesinin yanı sıra, beyninde ve davranışlarında yer alan Atatürk’ün simgesel resmini Türk Bayrağı ile bütünleşmiş olarak, üniformanın ayrılmaz bir parçası olarak, kalbinin üstünde taşıyor.
Değiştirilen Kara Kuvvetleri Komutanlığı birlik sembolü; sadece Kara Kuvvetleri Komutanlığı Karargâhı’nda görevli askeri personel tarafından takılan, üzerinde ok, namlu, yay, mızrak, tank, top ve benzeri gibi 15 ayrı simge arasında ayırt edilmesi güç olan küçük bir Atatürk Kocatepe’de simgesini ihtiva etmekteydi.
Yeni sembolde Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nı Genelkurmay Başkanlığı sembolünde de aynen yer alan çapraz kılıç ve miğfer temsil etmektedir.
Bakın yeni Kara Kuvvetleri Komutanlığı amblemi ne ifade ediyor:
4 büyük yıldız: Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın düzeyini gösteriyor. Bordo zeminde ay yıldız: Türk milletinin emrinde olunduğunu ifade ediyor. Kılıç, çelik başlık, meşe yaprağı çelenk: Kararlı ve güçlü Kara Kuvvetleri'ni simgeliyor. Defne Yaprakları: 'Yurtta Barış Dünyada Barış' ilkesini anlatıyor. 16 küçük yıldız: Tarihte kurulmuş 16 Türk devletini temsil ediyor. M.Ö. 209 rakamı: Kara Kuvvetleri'nin kuruluş yılını belirliyor.
Brövede, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın kuruluşu M.Ö. 209 yılı gösteriliyor. TSK'nın kuruluş yılı olarak, uzun zaman Yeniçeri Ocağı'nın kuruluş tarihi esas alınmıştı. Oysa bugün, 2214 yıl önce Hun Hakanı Mete'nin kurduğu askeri birlik, yeryüzünde görülen ilk düzenli ordu bilinmekte ve TSK'nın kuruluş tarihi Mete'nin tahta geçtiği M.Ö. 209 yılı kabul edilmektedir. Mete, ilk kez orduyu 10, 100, 1000 ve 10 bin kişilik birliklere ayırarak emir-komuta zincirini kurmuştu.
Ben şahsen oldum olası eski amblemi, Osmanlı İmparatorluk ambleminden esinlenilmiş gibi hisseder, estetik ve anlam yönünden yetersiz bulurdum. Yeni amblemi çok beğendim.
İş, hiç kimsenin hakkı olmadığı halde, sorgulamadan yargılamaya kadar vardı. Buna kimsenin hakkı yoktur.
“Atatürk’ün resmi neden kaldırıldı?” diyenlerin evinde veya çalışma yerinde küçücük de olsa, bir Atatürk resmi var mı, merak ediyorum.
Unutmayın ki, Türk Silâhlı Kuvvetleri’nde, her komutan odasında, brifing salonlarında, şeref salonlarında, kışlalardaki subay ve astsubay gazinolarında, er yemekhanelerinde mutlaka ama mutlaka bir Atatürk resmi vardır.
Her Bölük veya Bataryada, mutlaka bir Atatürk Köşesi bulunur. Garnizonların en öğündükleri yer, Atatürk anıtlarıdır. Dinî bayramlar, Türk Silâhlı Kuvvetleri’nde büyük bir coşkuyla kutlanır. Sabahleyin toplu bayramlaşmada, her bölük veya bataryada, şeker-lokum vb. dolu bir masa hazırlanır. Bu masada bir de ne bulunur bilir misiniz? Çerçeveli Atatürk resmi…
Bir kısım medya yazarının “Sivil-Laik-Kemalist kesim, asker ile ilişkilerinde ince ayar yapmıştır” değerlendirmesini son derece çirkin, yalan, yanlış ve kışkırtıcı buluyor; birilerinin bilerek veya bilmeyerek Türk Silâhlı Kuvvetleri’ni yıpratmaya çalıştığını düşünüyorum.
Umarım, yeni amblemde değişiklik yapılmaz.
Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki amblemi diline dolayanlar ile, ÇAĞDAŞLIK ile BATILILAŞMA arasındaki farkı kavrayamayanlara, ben bir başka konuyu hatırlatmak isterim.
Atatürk, 6 Mart 1922 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde diyor ki: “Efendiler, Avrupa’nın bütün ilerlemesine, yükselmesine ve medenileşmesine karşılık Türkiye tam tersine gerilemiş ve düşüş vadisine yuvarlanadurmuştur.
Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa’dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa’nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa’dan almak gibi bir takım zihniyetler belirdi.
Hâlbuki hangi istiklâl vardır ki ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin plânlarıyla yükselebilsin?
Tarih, böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir.”
Gerçekten Atatürk’ü sevenler, Atatürk ilke ve inkılâplarına inananlar, Nerelerdesiniz?
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Ahmet Akyol
Atatürk’süz Bröve
Son zamanlarda sıkça konuşulan konulardan biri de, Kara Kuvvetleri Komutanlığı brövesindeki Atatürk siluetinin kaldırılması…
Her birlikte olduğum arkadaş toplantısında, bu durum gündeme geldi, fikrim soruldu.
Esasen bu konu beni ilgilendirmiyor. Böyle dedim ama korkarım bu sözüm yanlış anlaşılacak. Benim Atatürk ilke ve inkılâplarını ne kadar benimsediğim, daha önce bu köşede yazdığım yazılardan anlaşılabilir. İsteyen okur. Demek istediğim Atatürk Düşünce Sistemi’ni kavramak başka şey, Atatürkçülüğü şekilcilikle bağdaştırmak başka şey.
Türk Silâhlı Kuvvetleri’nde her şey, en ince ayrıntısına kadar düşünülür, plânlanır ve yapılır. Günü birlik oldu bittilerle iş yapılmaz.
Olaya şöyle bakalım:
Türkiye Cumhuriyeti’ni kim kurdu?
Atatürk, değil mi?
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı kim?
Yine Atatürk.
Atatürk, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’in ilânından sonra Cumhurbaşkanı seçilmiş ve onun Cumhurbaşkanlığı 10 Kasım 1938’de vefatına kadar sürmüştü.
Şimdi, düşünün bakalım, Cumhurbaşkanlığı forsunda Atatürk simgesi var mı?
Yok.
Türkiye Cumhuriyeti’ni Atatürk kurdu dedik ya, TBMM’ni de Atatürk kurmuştu.
TBMM’nin forsunda, ya da armasında Atatürk’ün resmi var mı?
Yok.
Gazetelerde okuduğum kadarıyla, CHP ve AKP’li milletvekillerinin mektuplarıyla, K.K.K.lığı amblemindeki Atatürk görüntüsünün kaldırılması gündeme gelmiş.
Bu partilerin Atatürk ilke ve inkılâplarını ne kadar uyguladıklarını bir yana bırakalım, Türkiye Cumhuriyeti’nin siyasi parti amblemlerinde Atatürk’ün resmi var mı?
Benim bildiğim kadarıyla yok. Sayısını dahi bilmediğim bu partilerin her hangi birinin ambleminde Atatürk’ün resmi varsa, gözden kaçırmışımdır, bilmiyorum.
Bildim bileli, Genelkurmay Başkanlığı brövesinde de Atatürk yok.
Brövede Türk bayrağının renkleri olan kırmızı-beyaz zemin üzerinde defne yaprakları ve ay-yıldız yer alıyor. Ortada kuvvetleri temsilen kılıç, miğfer, çıpa ve kanat bulunuyor.
Hava Kuvvetleri Komutanlığı brövesinde Atatürk yok.
Brövede kuvveti temsilen dört yıldız, kartal ve Türk Hava Kuvvetleri'nin kuruluş tarihi olan 1911 senesi yer alıyor.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı brövesinde Atatürk yok.
Brövenin etrafı denizciliği simgeleyen gemici halatı ile çevrili. Üzerinde kırmızı kuşak ve dört yıldız yer alıyor. Gemiciliği simgeleyen çıpanın üzerinde ise savaşçılığı vurgulayan üzerinde ay-yıldızlı kırmızı kalkan yer alıyor.
Jandarma Komutanlığı brövesinde Atatürk yok.
Brövenin çevresi altın rengi defne yaprakları ile sarılı, altında Jandarma yazıyor. Ortada adaleti temsil eden terazi ve ay yıldızlı Türkiye haritası bulunuyor.
Kara Harp Okulu ambleminde Atatürk’ün yüzü var. Ondan çıkan ışıklar etrafı aydınlatıyor.
Kara Harp Okulu öğrencilerinin Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda yetiştiğini gösteriyor. Kısacası Kara Harp Okulu, Atatürk’ü seven ve onun ilkeleri doğrultusunda subaylar yetiştiriyor.
Harp Akademileri Komutanlığı brövesinde de, Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri simgelerini aydınlatan Atatürk’ün yüzü var. Yani, Harp Akademileri’nde yetişen kurmay subaylara, Atatürk ilke ve inkılâpları yol gösteriyor.
“Kara Kuvvetleri Komutanlığı ambleminden Atatürk’ün görüntüsü neden kaldırıldı?” diye soranlar yakalarına Atatürk amblemi takıyorlar mı bilmiyorum ama Türk Silâhlı Kuvvetleri’nin her rütbedeki personeli, kuvvet brövesinin yanı sıra, beyninde ve davranışlarında yer alan Atatürk’ün simgesel resmini Türk Bayrağı ile bütünleşmiş olarak, üniformanın ayrılmaz bir parçası olarak, kalbinin üstünde taşıyor.
Değiştirilen Kara Kuvvetleri Komutanlığı birlik sembolü; sadece Kara Kuvvetleri Komutanlığı Karargâhı’nda görevli askeri personel tarafından takılan, üzerinde ok, namlu, yay, mızrak, tank, top ve benzeri gibi 15 ayrı simge arasında ayırt edilmesi güç olan küçük bir Atatürk Kocatepe’de simgesini ihtiva etmekteydi.
Yeni sembolde Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nı Genelkurmay Başkanlığı sembolünde de aynen yer alan çapraz kılıç ve miğfer temsil etmektedir.
Bakın yeni Kara Kuvvetleri Komutanlığı amblemi ne ifade ediyor:
4 büyük yıldız: Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın düzeyini gösteriyor.
Bordo zeminde ay yıldız: Türk milletinin emrinde olunduğunu ifade ediyor.
Kılıç, çelik başlık, meşe yaprağı çelenk: Kararlı ve güçlü Kara Kuvvetleri'ni simgeliyor.
Defne Yaprakları: 'Yurtta Barış Dünyada Barış' ilkesini anlatıyor.
16 küçük yıldız: Tarihte kurulmuş 16 Türk devletini temsil ediyor.
M.Ö. 209 rakamı: Kara Kuvvetleri'nin kuruluş yılını belirliyor.
Brövede, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın kuruluşu M.Ö. 209 yılı gösteriliyor. TSK'nın kuruluş yılı olarak, uzun zaman Yeniçeri Ocağı'nın kuruluş tarihi esas alınmıştı. Oysa bugün, 2214 yıl önce Hun Hakanı Mete'nin kurduğu askeri birlik, yeryüzünde görülen ilk düzenli ordu bilinmekte ve TSK'nın kuruluş tarihi Mete'nin tahta geçtiği M.Ö. 209 yılı kabul edilmektedir. Mete, ilk kez orduyu 10, 100, 1000 ve 10 bin kişilik birliklere ayırarak emir-komuta zincirini kurmuştu.
Ben şahsen oldum olası eski amblemi, Osmanlı İmparatorluk ambleminden esinlenilmiş gibi hisseder, estetik ve anlam yönünden yetersiz bulurdum. Yeni amblemi çok beğendim.
İş, hiç kimsenin hakkı olmadığı halde, sorgulamadan yargılamaya kadar vardı. Buna kimsenin hakkı yoktur.
“Atatürk’ün resmi neden kaldırıldı?” diyenlerin evinde veya çalışma yerinde küçücük de olsa, bir Atatürk resmi var mı, merak ediyorum.
Unutmayın ki, Türk Silâhlı Kuvvetleri’nde, her komutan odasında, brifing salonlarında, şeref salonlarında, kışlalardaki subay ve astsubay gazinolarında, er yemekhanelerinde mutlaka ama mutlaka bir Atatürk resmi vardır.
Her Bölük veya Bataryada, mutlaka bir Atatürk Köşesi bulunur.
Garnizonların en öğündükleri yer, Atatürk anıtlarıdır.
Dinî bayramlar, Türk Silâhlı Kuvvetleri’nde büyük bir coşkuyla kutlanır. Sabahleyin toplu bayramlaşmada, her bölük veya bataryada, şeker-lokum vb. dolu bir masa hazırlanır.
Bu masada bir de ne bulunur bilir misiniz? Çerçeveli Atatürk resmi…
Bir kısım medya yazarının “Sivil-Laik-Kemalist kesim, asker ile ilişkilerinde ince ayar yapmıştır” değerlendirmesini son derece çirkin, yalan, yanlış ve kışkırtıcı buluyor; birilerinin bilerek veya bilmeyerek Türk Silâhlı Kuvvetleri’ni yıpratmaya çalıştığını düşünüyorum.
Umarım, yeni amblemde değişiklik yapılmaz.
Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki amblemi diline dolayanlar ile, ÇAĞDAŞLIK ile BATILILAŞMA arasındaki farkı kavrayamayanlara, ben bir başka konuyu hatırlatmak isterim.
Atatürk, 6 Mart 1922 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde diyor ki:
“Efendiler,
Avrupa’nın bütün ilerlemesine, yükselmesine ve medenileşmesine karşılık Türkiye tam tersine gerilemiş ve düşüş vadisine yuvarlanadurmuştur.
Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa’dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa’nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa’dan almak gibi bir takım zihniyetler belirdi.
Hâlbuki hangi istiklâl vardır ki ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin plânlarıyla yükselebilsin?
Tarih, böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir.”
Gerçekten Atatürk’ü sevenler, Atatürk ilke ve inkılâplarına inananlar,
Nerelerdesiniz?