Topçular: “Türkiye Taşeron Değildir”

MHP İl Başkanı Hasan Topçular yaptığı yazılı açıklamada, Büyük Ortadoğu projesinin gerçekleşebilmesinin adımlarından olan ve İsrail’in Ortadoğu bölgesinde yaratmış olduğu kaos ortamına Türkiye’nin sokulmak istendiğini söyledi.

Topçular, AKP Hükümeti’nin ısrarla Lübnan’a asker göndermek istediğini belirterek “Oysa başta Cumhurbaşkanı olmak üzere Muhalefet partileri,sivil toplum örgütleri,sorumlu basın,askerler ve halk kitleleri Lübnan’a asker gönderilmesine karşı olduklarını her fırsatta belirgin bir şekilde ifade ediyorlar. Maalesef iktidardaki AKP bu konuda yalnız kalmasına rağmen,ABD’nin Iraka asker gönderme teklifinde birinci teskereyi kaçırıp büyük fırsatları kaçırdıklarını sanan Hükümet Lübnan’a asker gön dermekle itibar kazanacaklarını zannediyorlar” dedi.

Topçular basın açıklamasını şöyle sürdürdü: “Sonra biz kime destek olacağız? Daha Avrupa Ülkeleri ve Birleşmiş Milletler Bu konuda hiçbir kesin tavır almamışken, Her hangi bir ateş kes sağlanmamışken iktidarın her zamanki gibi bu acemice ve aceleci tavrını anlamak mümkün değildir.

Ordusuyla vatanını yiğitçe savunamayan bir Ülkeye mi? Lübnan ordusunu bırakın savunma yapmasını Lübnan’a giren İlk İsrail birliğine çay servisi yapan Lüblanlı Komutanı televizyon ekranlarından ibretle izlemedik mi? Lübnan’ı biraz daha tanıyalım: Lübnan sözde Ermeni soy kırımını kabul eden ilk Müslüman Ülkedir. PKK’yı 15 yıldır Beka vadisinde barındıran de bu ülkedir ne yazık ki. 80 li yıllarda Dünyanın önemli büyük kentlerinde büyük elçilerimizi kalleşçe katleden Ermeni ASALA örgütünü topraklarında barındıran da maalesef bu ülkedir.
1233-1492 tarihleri arasında İspanya da hüküm süren son Endülüs devleti , Beni Ahmer Emirliği savaşmadan düşmana teslim olmuş ve son hükümdar,Abdurahman İs-Sagir maiyeti ve annesi ile birlikte başkent Gırnata’dan kaçarken arkada bıraktığı ihtişamlı Elhamra sarayına son bir göz atınca gözyaşlarına hakim olamamış ağlamaya başlamıştı. Bunu gören annesi isyan ederek tarihe mal olmuş şu sözleri söylemişti: ”Ağla utanmaz oğlum ağla.Yiğitçe Vatanını,dinini müdafaa ve muhafaza etmeyenlere kadınlar gibi ağlamak yakışır.” Lübnan’ın durumu da budur. 20 Milyon insanın yoksulluk sınırında yaşadığı enflasyonun ikili rakamlara yükseldiği, iç ve dış borçların 300 Milyar doları bulduğu terörün bir türlü önlenemediği, her gün evlatlarımızın şehit edildiği ülkemizde kendi iç meselelerimizi önleyememenin ve Kuzey ırak’a girememenin sıkıntısı yaşanırken Lübnan’a herkesten önce koşmanın hiçbir mantıklı açıklaması olamaz. Olsa olsa bir dış dayatmadır.

Asker,sivil toplum örgütleri,Siyasi parti ve temsilcileri AKP iktidarı hariç Ülkenin bütünün karşı geldiği Lübnan’a asker gönderme fikrini Buna rağmen Barışla, istikrarla izah etmeye çalışanlar varsa ABD ve İsrail’in taşeronluğunu yapıyor demektir. Türk Milleti artık Avrupa birliği ülkeleri,Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail’in İpi ile kuyuya inilmeyeceğini anlamalıdır.”