SHP İl Örgütü, 3 Mart 1924 yılında genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temel direkleri olarak kabul edilen devrim yasalarının 83. yılını kutladı. SHP İl Örgütü adına bir açıklama yapan parti il sekreteri
Haber Giriş Tarihi: 03.03.2007 00:00
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
Kaynak:
Haber Merkezi
yalovamiz.com
SHP İl Örgütü, 3 Mart 1924 yılında genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temel direkleri olarak kabul edilen devrim yasalarının 83. yılını kutladı.
SHP İl Örgütü adına bir açıklama yapan parti il sekreteri Refik Aldemir, şunları söyledi: “Türkiye Büyük Millet Meclisi o gün Şeriye ve Etkaf vekaleti ile Erkan’ı Harbiye’i umumiye vekaletini kaldırdı. Aynı gün Tevhidi Tedrisat yani öğretim birliği yasası ile hilafetin kaldırılması ve halifenin yurt dışına kaldırılmasını öngören devrim yasalarını kabul etti. Cumhuriyet ilke ve devrimleri ile o günkü hükümetler 8 adet devrim yasası ile ülkeyi medeni milletler seviyesinin üstüne çıkarmayı amaçlıyordu. Ancak bu yasaların altı tanesi günümüze kadar gelebildi. Halen yürürlükte olan yasalar da yozlaştırılmış durumdadır. Çünkü artık ülke işlerini yürütmek için ‘ulemaya’ sormayı düşünen bir zihniyet iş başında. Cumhuriyet ilanı ile halifeliğin kaldırılması arasında dört ay gibi bir kısa zamanda iki kurumun bir arada olmayacağını gören Mustafa Kemal’e göre ‘halifelik, ne dini, ne de siyasi bakımından hiçbir anlamı ve var olma gerekçesi olmayan boş bir inançtan ibarettir.
Halifeliğin devamı Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı ve bağımsızlığı için en önemli tehdittir’ Bu devrimci görüşün, halifeliği savunan ve onu ülkeye tanrının bahşettiği kutsal bir emanet gözüyle bakan zihniyetle bağdaşması mümkün değildir. Bu kararlı tutum sayesinde halifeliğe son verilmiştir. Öğretim birliği yasası ile Türkiye’deki yerli yabancı tüm öğretim kurumları, medreseler Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlandı. Eğitim sistemi laik ve merkezi sisteme kavuşturuldu. Günümüzde ise bu yasa yozlaştırılarak içinden çıkılmaz bir hal aldı. Bilim yuvaları aslı görevlerini yapamaz hale getiriliyor. Mili Eğitim özelleştirilerek tarikat şehlerine teslim edilmeye çalışılıyor. Çocuklarımızın her yıl büyük bir bölümü devlet parası ile tarikat şeyhlerinin okullarında laik eğitim sistemine karşıt kuşaklar yetiştirilmesine göz yumuluyor.“
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
SHP, Devrim Yasalarını Hatırlattı
SHP İl Örgütü, 3 Mart 1924 yılında genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temel direkleri olarak kabul edilen devrim yasalarının 83. yılını kutladı. SHP İl Örgütü adına bir açıklama yapan parti il sekreteri
SHP İl Örgütü, 3 Mart 1924 yılında genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temel direkleri olarak kabul edilen devrim yasalarının 83. yılını kutladı.
SHP İl Örgütü adına bir açıklama yapan parti il sekreteri Refik Aldemir, şunları söyledi: “Türkiye Büyük Millet Meclisi o gün Şeriye ve Etkaf vekaleti ile Erkan’ı Harbiye’i umumiye vekaletini kaldırdı. Aynı gün Tevhidi Tedrisat yani öğretim birliği yasası ile hilafetin kaldırılması ve halifenin yurt dışına kaldırılmasını öngören devrim yasalarını kabul etti. Cumhuriyet ilke ve devrimleri ile o günkü hükümetler 8 adet devrim yasası ile ülkeyi medeni milletler seviyesinin üstüne çıkarmayı amaçlıyordu. Ancak bu yasaların altı tanesi günümüze kadar gelebildi. Halen yürürlükte olan yasalar da yozlaştırılmış durumdadır. Çünkü artık ülke işlerini yürütmek için ‘ulemaya’ sormayı düşünen bir zihniyet iş başında. Cumhuriyet ilanı ile halifeliğin kaldırılması arasında dört ay gibi bir kısa zamanda iki kurumun bir arada olmayacağını gören Mustafa Kemal’e göre ‘halifelik, ne dini, ne de siyasi bakımından hiçbir anlamı ve var olma gerekçesi olmayan boş bir inançtan ibarettir.
Halifeliğin devamı Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı ve bağımsızlığı için en önemli tehdittir’ Bu devrimci görüşün, halifeliği savunan ve onu ülkeye tanrının bahşettiği kutsal bir emanet gözüyle bakan zihniyetle bağdaşması mümkün değildir. Bu kararlı tutum sayesinde halifeliğe son verilmiştir. Öğretim birliği yasası ile Türkiye’deki yerli yabancı tüm öğretim kurumları, medreseler Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlandı. Eğitim sistemi laik ve merkezi sisteme kavuşturuldu. Günümüzde ise bu yasa yozlaştırılarak içinden çıkılmaz bir hal aldı. Bilim yuvaları aslı görevlerini yapamaz hale getiriliyor. Mili Eğitim özelleştirilerek tarikat şehlerine teslim edilmeye çalışılıyor. Çocuklarımızın her yıl büyük bir bölümü devlet parası ile tarikat şeyhlerinin okullarında laik eğitim sistemine karşıt kuşaklar yetiştirilmesine göz yumuluyor.“
En Çok Okunan Haberler