Özcan Özel Koçal’ı Eleştirdi

Yerel seçimlerden önce de Belediyenin borç durumunun bilindiğini ifade eden Özel, “Şimdi çıkıp Belediye Başkanının ağlaması abesle iştigal ve ucuz kahramanlığa soyunmaktan başka bir şey değildir” dedi.

Özcan Özel açıklamalarını şöyle sürdürdü; “ -Belediye borç batağında- manşetiyle yayınlanan haberler sonrası sizin kanalınızla kamuoyuna açıklamada bulunmuştum.

Açıklamamda Başkan Koçal’ın umut tacirliği yaparak seçim sonuçlarını etkilediğini ve Belediye batakta diyerek işçi çıkarmaya kılıf bulduğunu, söz verdiği işe alımları borcu gerekçe göstererek gerçekleştirmediğinin altını çizmiştim.

Bir taraftan Belediye batakta diye sızlanırken, diğer taraftan herhangi bir özel nitelikleri olmamasına rağmen, kendine yakın bazı isimleri Belediyenin her iki şirketinde yönetim ve denetim kurullarına getirerek ballı maaşlar almalarını sağladığını ifade etmiştim.

Bu görevleri Yalova halkı adına ücretsiz olarak yapabilecek partili arkadaşlarımın olduğunu, belediyenin borçları yanında alacaklarının ve maddi kazanımlarının da bulunduğunun yazılması gerektiğini söylemiştim.

Cumhuriyet Halk Partisinin Başkanı olarak, yaptığım bu açıklamanın bir muhatabı vardır o da Belediye Başkanı Yakup Koçal’dır. Fakat Belediye Başkanı etrafında Yalova kamuoyunca gayet iyi bilinen kral’dan fazla kralcılar ellerindeki olanaklar dahilinde ve en iyi bildikleri dedikodu mekanizmasını çalıştırarak, Yalova halkını yanıltmaya devam etmektedirler.

Oysa;
Yalova da toplumsal duyarlılığı olan insanlarımızın çoğunluğu şirketlerin yönetim ve denetimlerine giren insanların mesleki kariyerlerini ve gerçekten bu paraları alıp almadıklarını yetkili ağızdan öğrenmek istiyorlar. Bütün bunların üstüne, gerçekte muhatabımız olanlar halka doğru bilgi vermektense, yandaş gazetelerinde bizim açıklamamıza yer vermek yerine şu anda bir şirketin Genel Müdürü olan İmtiyaz Sahibinin kaleminden borazancılık yaptırmakta ve dayanağı olmayan suçlamalarda bulunmaktadırlar.

Sayın Yazar kendisi de çok iyi bilmektedir ki Yerel Seçimler öncesi Belediye borcunu her siyasi parti ve Belediye Başkan adayı bilmekteydi. Gerçek onun iddia ettiği gibi değildi. Sessiz kalmayan bir tek siyasi parti vardı CUMHURİYET HALK PARTİSİ idi. Borç stoku henüz on trilyon dolayında iken SSK tarafından ilk icra işlemi başlatıldığında, takvim yılı 2006 idi. Ve o dönem Belediye Meclisi grup sözcümüz Vefa SALMAN bunu basınla paylaştığında haber yapmayan yine Sayın Yazarın gazetesiydi.

Hatta, Eski Belediye Başkanı bu borçtan dolayı Meclis üyemizi mahkemeye verdiğini kendisi gayet yakından bilmektedir. Şimdi çıkıp Belediye Başkanının ağlaması abesle iştigal ve ucuz kahramanlığa soyunmaktan başka bir şey değildir.

DSP İl Başkanlığından gelen, sayın Yazar arkadaşımızın Genel Müdürlük yaptığı şirkette başarılı olması elbette ki bizi mutlu eder. Ancak, gazeteciliği siyasette, siyaseti dostlukla karıştırması ne dostluk etiğine ne siyaset etiğine uymaz. Şahsen ben, halka mal olmuş bir gazetenin sahibi ve başyazarı olarak Hayri Tezcan’a düşündükleri ile yazdıklarını yakıştıramıyorum. Kim kimin muhatabı, kim kime cevap verir, bir gazeteci ve bir siyasetçi olarak çok iyi bildiğini düşünüyorum. Umarım bundan sonra bilgisayar klavyesinin başına oturduğunda dost meclisinde konuşulanlarla siyasetin doğrularını birbirine karıştırmadan gerçekleri gazetesinin sütunlarına öyle yansıtır.

Son olarak Kamuoyu merak ettiği şu soruların yanıtını gerçek muhatabından almalı diyor, saygılarımı sunuyorum.

— Bu ballı maaşları bu arkadaşlarımız hangi meziyetlerinden ötürü almaktadırlar?
— Bu maaşlar kaç yıl süreyle kendilerine verilmeye devam edecektir?
— Buzdağının altında başka yandaş kayırmalar daha var mıdır?
— Belediyeden daha kaç kişi işten çıkarılma korkusu yaşayacaktır?
— Yakınlarınızdan kaç kişiyi daha belediye de çalıştırmayı planlıyorsunuz?
— Ağaç müzesini haciz kıskacından kurtarmak gibi bir düşünceniz bulunuyor mu?
— Partimize saldırırken başka hangi tetikçileri kullanmayı düşünüyorsunuz? “