DSİ 13. Şube Müdürü Pelin Yalçın Balcı Safran Deresi istinat duvarı ve Sema sokakta yaşanan göçme ile ilgili bilgiler verdi.
Yalçın, “Makinanın temeli oyduğu şeklindeki bilgilendirmeler kesinlikle yanlıştır” diye konuştu.
Safran Deresi Islah çalışması esnasında istinat duvarında yaşanan çökme ile ilgili kamuoyunda dolaşan bir takım bilgilerin yanlış olduğunu ifade eden DSİ 13. Şube Müdürü Pelin Yalçın Balcı halkı aydınlattı. Konuyla ilgili bir açıklamada bulunan Balcı, bölgede çalışan iş makinesinin temeli oyması sonrasında çökme yaşanmasının yanlış bir bilgi olduğuna dikkat çekti. Balcı açıklamasında şu bilgilere yer verdi, “Safran deresi yaklaşık 50 yıl önce yapılmış. Ve o dönemin şartlarına göre temel yapılmadan kestane kazıkları üzerine inşa edilmiş duvarlardan ibarettir. Geçmiş dönemlerde DSİ den görüş ve teknik destek alınmadan yapılan yanlış temizlik uygulamaları neticesinde aşırı mil birikimine sebebiyet verilmiştir. Bu yanlış uygulamayı açacak olursak temizlik yapılırken mendirek ağzı mutlaka açılmalı yani denize akış sağlanmalıdır. Oysaki hem mendireğin yanlış konumlandırılması hem de yetkililerden aldığımız bilgiye göre mendirekle kara sınırı arasında bulunan uluslararası fiber hat sebebiyle giriş ağzına hiç dokunulmadan iç kesimde temizlik uygulamaları yapılmış. Bu durumda iç kısımda duvar taban kotlarına dikkat edilmeden kazı çalışmaları yapılarak istemsiz çukurlar ve derinliğin artmasına sebep olunmuştur. Bu iç kısımlardaki derinleşme de geriye doğru malzeme taşınmasına sebep olur. Bu malzeme birikimi de tabandaki su akışının olmamasına ve malzemenin taşınmadan çökmesine sebep olur. Şu hareketinin olmaması oksijensiz ortamın artmasına ve balçık oluşumuyla kötü kokuya neden olur. Şimdiye kadarki durumun özeti bu. Biz Kurum olarak yaptığımız tüm çalışmalarda önce temel derinliğini saptar ve ardından denizle bağlantıyı sağlayacak şekilde eğim kontrolü yaparız. Çalışma planımız bu doğrultuda olur. Ayrıca mevsimsel hata, şu seviyesinin yüksek olduğu ve makinanın temeli oyduğu şeklindeki bilgilendirmeler kesinlikle yanlıştır. Sırasıyla açıklama yapmak gerekir se size durumu özetliyeyim: su seviyesi yüksekliği çalışacak makina ve dere içindeki çalışmaya göre değerlendirilir. İkinci olarak kış mevsiminde yapmamızın sebebi biraz önce söylediğim gibi su seviyesinin çalışmamıza bir engelli bulunmamakta ve yazın çalışırsak çevreye daha kötü koku yayılmasına sebep olacağından bu mevsim tercih edilmiştir. Üçüncü olarak zaten kullanılan makina uzun bomlu olup duvar tabanına erişim sağlaması teknik olarak mümkün değildir. Kaldı ki biz ilk defa dere temizliği yapmıyoruz. Nereye ne kadar yaklaşılacağını zaten biliyoruz. Buradaki çökmenin sebebi ağır tonajlı iş makinemizin çalıştığı zeminde atıksu borusu dereye bağlantısı yapılmadığı için dolgu zemin suya doymuş olup makina ağırlığını taşıyamayarak çökme meydana gelmiştir. Bu çökmenin etkisiyle de zaten temeli sağlam olmayan tahta kazıklarla tutturulmuş duvar da ötelenerek çökme meydana gelmiştir. Eğer makinanın temeli oyması sebebiyle duvar çökmüştür iddiası doğru olsaydı ilk başladığımız yerlerde hemen çökmeler gerçekleştirdi. Ancak görüldüğü üzere köprüye doğru son 50m de bu problem ortaya çıkmıştır. Lütfen doğru aktarımlarla mantık ve teknik çerçeve de olayı duyuralım. Okuduğum bazı haberler beni üzdü. Bilgiye ulaşmadan karalamalar yapılmış. Biz bu çalışmada Belediyemizin doğru yaklaşımıyla bizden teknik destek alarak temizlik çalışmasına başladık. Ancak süreç ye yukarıda bahsettiğim talihsizlikler oldu. Aslında bir şekilde de iyi oldu çünkü duvarların ekonomik ömrünün tamamladığını ve geçmiş dönemlerdeki yanlış uygulamaların nelere sebep olduğu ortaya çıkmış oldu. Bu durum da gösteriyor ki ilgili kurumlardan görüş alınmadan işlem yapılmamalıdır. Son durumda çöken duvarlar DSİ müdürlüğümüz tarafından onarılarak kısa sürede tamamlanmıştır. Ayrıca diğer duvarlarda yine DSİ imkanları ile bakım onarım kapsamında doğrudan temin yoluyla ihale edilerek revize edilecektir”