Bayram Mesajları

Milettvekilleri, Belediye Başkanları ve Siyasi partilerin il başkan ve yöneticileri, Sivil toplum kuruluşları yaptıkları açıklamalarda, 30 Ağustos Zafer Bayramı ve Ramazan bayramını kutladılar.

Haber Giriş Tarihi: 01.01.1970 02:00
Haber Güncellenme Tarihi: 01.01.1970 02:00
yalovamiz.com

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce

yaptığı açıklamada “Bayramlar, sevginin, saygının, hoşgörünün öne çıktığı, dargınlığın kırgınlığın unutulduğu özel günlerdir. Bu özellikleri nedeniyle ulusal birlikteliğimizi güçlendiren temel değerlerimizin başında gelir. Bir ay süren ramazan orucunun ardından bir ramazan bayramını daha birlikte kutlamanın mutluluğunu paylaşacağız. Ne var ki terörle mücadele de verdiğimiz şehitler, Müslümanların yaşadığı ülkelerde süren çatışmalar, hemen her gün yüreğimize acı ve sabır ekmiştir. İstiyoruz ki bu acılarımızın yerini coşku ve sevinç alsın. Dostluklar, paylaşımlar çoğalsın. Bayramlarımızın güzelliği birkaç güne değil yıla, yıllara yayılsın.Bizler üzerimize düşen sorumlulukların gereğini yerine getirerek ülkemizde bunu başarabiliriz.Ramazan orucu, nefsimizle mücadele etmenin yanında kararlı olmanın önemini de bize hatırlatan bir ibadettir. Ülkemize, demokrasimize, birliğimize ve bütünlüğümüze yönelik saldırılar karşısında mücadele etmede her zamankinden daha fazla kararlı olmalıyız.Ramazan ayı içinde şehit düşen Mehmetçiklerimizi bu vesileyle bir kez daha saygıyla anıyorum.Bu duygu ve düşüncelerle herkesin ramazan bayramını kutlar, Bayram'ın Ulusumuza, ülkemize, dünyamıza ve tüm insanlığa barış, kardeşlik ve huzur getirmesini diliyorum.”.CHP Grup Başkanvekili ve Yalova Milletvekili Muharrem İnce, 30 Ağustos Zafer bayramını nedeniyle yaptığı açıklamada”İnce açıklamasında”: Kutlamakta olduğumuz 30 Ağustos zaferi askeri başarının adı olmakla beraber siyasal sonuçları nedeniyle sadece askeri başarı olmanın ötesinde bir anlama sahiptir. Çünkü 30 Ağustos tarihi, 19 Mayısla başlayan kurtuluş mücadelemiz içinde son duraktır. 9 Eylül’de Türk ordusu İzmir’i ve Bursa’yı kurtardığında Atatürk, “gerçek savaşımız bundan sonra başlıyor” demişti. İşte 30 Ağustos, “gerçek savaşın” başlama tarihidir. 30 Ağustos'u bu tarihsel bağlamından arındırarak yalnız bir askeri zafer gibi kutlamak bu nedenle haksızlık olur.Aradan geçen bunca zaman Atatürk’ün dile getirdiği “gerçek savaşın” durmaksızın süreceğini göstermiştir. Çünkü Cumhuriyet ve devrimlerle gelen kazanımları korumak ve geliştirmek görevi belli zamanlarda yavaşlamış veya tümüyle gerilemiştir. Henüz daha gerçek savaşı kazanmanın çok uzağındayızYaşamakta olduğumuz günlerde Türkiye adeta, yeni bir rejime evrilmektedir. Yeni rejimin lideri, hemen her konuşmasında “benim bakanım, polisim, askerim, vekilim, yargıcım vs, “benim, benim”, diyerek söze başlıyor. Bu rejimde “bizim olan” değil “benim olan/benden olan” geçerlidir. Yeni rejimde TBMM, milletin iradesini temsil etmenin uzağına düşürülmek istenmektedir. Tarihimizin en önemli günleri olan 26 Ağustos’tan 9 Eylül’e kadar olan süreçte TBMM’nin nasıl etkin olduğu unutulmamalıdır. Atatürk 4 Ekim 1922'de, İzmir'in kurtuluşundan sonra ilk kez geldiği TBMM'de yaptığı konuşmada şunları söyler: “...Milletin mukadderatını doğrudan doğruya deruhte ederek yeis yerine ümid, perişanlık yerine intizam, tereddüt yerine azim ve iman koyan ve yokluktan koskoca bir varlık çıkartan Meclisimizin, civanmert ve kahraman ordularının başında bir asker sadakat ve itaatiyle emirlerinizi yerine getirdiğimden dolayı, bir insan kalbinin nadiren duyabileceği bir memnuniyet içindeyim.Libya’da, Suriye’de yaşanan olaylarda Türkiye aktif rol üstlenmesine karşın, bu rol tamamen TBMM’nın dışında oluşturulmuştur. Terör olayları giderek tırmanmakta ama TBMM bu sürecin de dışındadır. Kanunlar çıkarılmakta, çıkarılan kanunlar bir başka kanunla yürürlükten kaldırılmakta, TBMM bunun da dışındadır. Kendilerinin “ileri demokrasi” adını verdikleri bu yeni rejim, devlet kurumlarını, iradesini kişisel iradeye bağlamıştır. Bu yeni yönetim anlayışı ileri demokrasi değil “ileri faşizm”dir. Bu ve benzeri sayısız gelişmeler bizleri her zamankinden daha fazla cumhuriyete ve devrimlere sahip çıkmamızı gerekli kılmaktadır. Bunun hepimiz Cumhuriyetin kuruluş tarihini çok iyi bilmeliyiz. Çünkü bu şanlı tarih, cumhuriyet devrimcilerine, devrimlere sahip çıkma, ilerletme ve direnme bilinci kazandırmada eşsizdir. Bugün yaşadıklarımız karşısında hafızamızı diri tutmak, bilincimizi berraklaştırmak ancak bu şekilde mümkün olabilir. “Gerçek savaş” devam ediyor. Zafer bayramımız kutlu olsun"

Ak Parti Yalova Milletvekili Temel Coşkun

, “Bayramlar, sevgi, barış, hoşgörü ve merhamet duygularının manevi yönden hissiyatını en derince yaşamış olduğumuz kutlu ve mutlu günlerimizdir. İbadet ve hoşgörü ile geçirmiş olduğumuz Ramazan ayından sonra bayram sevincine, mutluluğuna erişmiş bulunmaktayız. Birlik, beraberlik ve bütünlüğümüzün daha da kaynaşmasına vesile olan daha nice özel günlerimize ve Bayramlarımıza milletçe barış ve huzur içerisinde erişmeyi, mutluluklarımızın ebediyen devam etmesini temenni ederim. Ramazan ayı boyunca tüm ilçe, belde ve köylerimizi ziyaret etmiş olup Yalova’nın en uzak köyünden en yakın mahallesine kadar güzel ilimiz sınırlarındaki tüm vatandaşlarımıza ulaştık. Bir ay boyunca Ramazan ayını beraber idrak etmenin mutluluğuyla erişmiş olduğumuz Ramazan ayının da bereketi ve fazileti ile Allah birliğimizi ve beraberliğimizi daim etsin diliyorum.Mübarek Ramazan ayını bir kez daha gelene kadar özleyecek olan milletimizle hep birlikte nice Bayramlara ulaşmayı dilerken tüm Yalovalı hemşerilerimin, milletimizin Ramazan Bayramını en içten dileklerimle tebrik eder, mutlu bir bayram geçirmeyi Yalova ve ülke olarak temenni ederim” dedi.

Yalova Belediye Başkanı Yakup Koçal,

“Mübarek Ramazan ayını geride bırakmamızın ardından, toplumsal birlikteliği sağlayan değerlerin anımsandığı, güzelliklerin ve iyiliklerin yoğun olarak yaşandığı Ramazan Bayramı'nı yaşayacak olmanın mutluluğu içerisindeyiz. Ülke olarak hassas günler yaşadığımız şu süreçte Ramazan Bayramı’nın ülkemize, barış, mutluluk ve huzur getirmesini diliyorum. Bayramlarda, dargınlıkları ve kırgınlıkları unutmalı, birlik ve dayanışmamızı arttırmalıyız. Bu duygu ve düşünceler içerisinde milletimizin, siz değerli hemşehrilerimin ve tüm İslam aleminin Ramazan Bayramı’nı kutluyor, Bayramın tüm insanlığa huzur ve mutluluk getirmesini Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.”

Yalova Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. M.Niyazi Eruslu,

"Bayramlar, milli ve dini duyguların, inançların, örf ve adetlerin uygulanıp sergilendiği, toplumda millet olma şuurunun şekillendiği, kuvvetlendiği günlerdir. Hep bir arada müreffeh ve huzurlu bir geleceğe ancak güçlü bir ekonomi ve genç eğitimli iş gücümüzle varabilir, sıkıntıları aşabilir ve hak ettiğimiz yere ulaşabiliriz. Biz Yalova Üniversitesi olarak değerlerine sahip çıkan bir nesil yetiştirmek için çalışıyoruz. Tüm temennimiz bayram tadında günlerin daim olduğu bir memleketin inşa edilebilmesidir. Üzerimize düşeni yapıyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle, tüm idari ve akademik personelin, tüm Yalovalıların ve öğrencilerimizin ülkemizde ve dünyada barışın, hoşgörünün, dayanışmanın, sevgi ve saygının sembolü olacak Ramazan Bayramını en içten dileklerimle tebrik ediyorum"dedi.

Ak Parti İl başkanı Mazhar Aydın

yaptığı açıklamada “ Bir ay süren Ramazan ayının merhamet ikliminden sonra birlik ve beraberliğimizin, kardeşliğimizin daha da pekiştiği, sevginin, şefkatin arttığı Ramazan Bayramını coşku ile karşılıyoruz. Dini Bayramlarımız milletimiz için gerçekten kaynaşma fırsatı olmaktadır. Herbirimizin günlük yaşamı ve koşuşturmacasının içerisinden sıyrılıp , sevdiklerimizle birlikte küçük büyük herkese iyi dileklerimizle yaklaşmanın, hoşgörünün hakim olduğu bayramlarımızın hayatımızda apayrı bir yeri vardır. Çocukluğumuzdaki güzel bayramlarımızı şimdinin büyükleri olarak küçüklerimizle yaşamak elbette güzel. Uzak yakın tüm yakınlarımızla bir araya gelip hasbihal edebilmek, onlarla aynı bayram sofrasını paylaşmak, kısaca insan olmanın verdiği hoşgörü ile bir arada olabilmek. Bütün bunları içerisinde barındıran bayramlarımız milli birlik ve beraberliğimizin adeta göstergesidir. Aziz milletimiizn birlik ve beraberliği her geçen gün daha da artmaktadır.Terörist ve bölücü emellerine ulaşmak isteyenler üç beş çapulcu bu amaçlarına ulaşamayacaklardır. Aziz milletimiz ve onun bağrından çıkan güvenlik güçlerimiz , Mehmetçiğimizin önceden ve Ramazan ayında gösterdiği üstün cesaret ve performansını bundan sonra da gösterecektir. Onlara desteğimiz ve inancımız sonsuzdur. Terör milletimizin birlik ve beraberliğine toz bile konduramayacaktır. Afrika kıtasındaki kuraklık yüzünden sıkıntı çeken kardeşlerimizin dertlerini paylaşıyoruz. Milletimiz üzerine düşeni yardımlarıyla yapıyor ve yapmaya da devam edecek. Bu konuda gösterilen hassasiyetten dolayı Yalova kamuoyuna teşekkür ediyoruzBu duygu ve düşüncelerle tüm hemşehrilerimin Ramazan Bayramını en kalbi duygularla tebrik eder, teşkilatım adına sağlık ve mutluluklar dilerim." 30 Ağustos 1922 tarihi aziz milletimizin varolma mücadelesinde destanlaştırdığı , Egemenlik Haftası olarak kutlanan Zafer Bayramı’nın 89.yıldönümü olarak coşkusunu yaşadığımız haftadır. Kanını canını bu uğurda vermiş dedelerimiz ninelerimizi anlayabilmek için o günün şartlarını bilmemiz gerekli elbette. Gencecik nesiller bağımsızlık uğuruna şehit olmuş, gazi olmuş. Bir karış vatan toprağı için toprağa düşen Mehmet’ler, Ahmet’ler ,Ayşe’ler Fatma’lar için bu vatan toprağı kutsaldı. Canını ciğerini yok sayarak çelik gibi direnci ile yedi düvele karşı sarsılmaz imanınıyla ne tank nede top milletimizin başarısını engelleyememiştir. Bağımsızlığımız kolay elde edilmedi .Vatan toprağının düşman işgalinden kurtuluşu destanlarla gerçekleşti. Atan kalpler tek yürek olmuş, yere akan kan ve gökteki ay yıldız bayrağımız olmuş ve Türk’ün destanı tarih sayfalarına yazılmıştır. At üstünde , yaya , ayağına çarık bile bulamadan vatanı için ardına sağına soluna bakmadan “ Kalırsam Gazi, ölürsem Şehit olurum” diyebilenlerle Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının, bir mezar taşı bile olmadan vatanın kara bağrında yatan şehitlerimizle gazilerimizin kahramanlık destanlarının tekrar anıldığı bu günlerde o günleri daha iyi anlamanın ve o günlerin şartlarıyla nasıl kurtuluş mücadelelerinin verildiğinin yeni nesillere çok iyi aktarılması için bu zaman diliminde her türlü iletişim aracıyla o günlerin anlaşılabilmesi gerekliliği ortadadır. Tarihte varoluş mücadelemizin destanlaştığı 89 yıl öncesinin şartlarını hatıralarda taptaze tutup günümüz gençliğine her yönüyle aktarabilmemiz geleceği daha iyi biçimlendirmemizi sağlayacaktır. Bugün üç beş çapulcunun Mehmetciğimize, güvenlik güçlerimize ve vatandaşımıza karşı yapmaya çalıştıkları terörist eylemlere aziz milletimiz birlik ve beraberliği ile gereken cevabı vermektedir.Yapılan operasyonlardaki başarıları ile aziz şehitlerimiz için gereken cevap verilmiştir verilmektedir, kanları yerde kalmamıştır. Terör ininde imha edilmektedir. Silahlı kuvvetlerimize ve güvenlik güçlerimize desteğimiz sonsuzdur. Mehmetçiğimizin vatan toprağının her karışında üzerine düşeni en iyi şekilde yapmakta oluşu bizleri gururlandırmaktadır. Vatan sevgisi ile bizlere emanet edilen bu topraklar için bizler de bu emaneti en güzel şekilde taşıyabilmenin sorumluluğu ve bilinciyle hareket ediyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramı ve Zafer Haftası dolayısıyla; Ak parti İl başkanlığı olarak, Aziz Türk Milletinin ve kahraman Silahlı Kuvvetlerimizin tüm mensuplarını kutluyor,başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorumz"

DP İl Başkanı Fahri Özkaya,

“ Türk milleti olarak 30 Ağustos ‘da iki önemli günü kutlamanın mutluluğunu yaşamaktayız. İdrak ettiğimiz ramazan ayının ardından islam dünyasının manevi birlikteliğini temsil eden dini bayramlarımızdan Ramazan Bayramı ve Türk Milletini Kurtuluş savaşında bağımsızlık mücadelesi vererek büyük bir zafer kazandığımız milli bayramlarımızdan 30 Ağustos Zafer Bayramı. Bayramlar; sevinçlerin paylaşıldığı, toplumda sosyal dayanışma ve barış şuurunun kuvvetle hakim olduğu, dargınların barıştığı, aralarında kin ve nefret bulunan şahısların düşmanlık ve husumet duygularını sevgiye dönüştürdükleri, küçüklerin büyüklere saygı, büyüklerin küçüklere sevgi gösterdiği, hastaların ve akrabaların ziyaret edildiği, alınacak ve verilecek küçük hediyelerle her gruptan bütün insanların gönüllerinin alındığı müstesna günlerdir. Dilleri, renkleri, yurtları, örf ve adetle farklı, fakat aynı inancı paylaşan 1,5 milyar civarında müslümanın bu ortak neşe ve sevinç günleri, bilhassa büyük kentlerde çağın getirdiği problemler dolayısıyla insanların birbirlerinin dertlerinden hiç haberdar olmadıkları bir zamanda daha da önem kazanmaktadır.İnanç ve manevi düşünce içersinde sahip çıktığımız dini bayramlarımızın yanında kahramanlıklık destanları ile gurur duyduğumuz ulusal bayramlarımızda bulunmaktadır. Bunlardan biriside Zafer Bayramıdır. “Büyük Türk Milleti’ni dünya milletlerinden ayıran en temel özellik bağımsızlık ve özgürlüğe düşkün olması, her ne şart altında olursa olsun bunlardan asla taviz vermemesidir. Bu nedenle bundan 89 yıl önce Büyük Türk Milleti'nin Amasya Tamimi, Erzurum ve Sivas Kongreleri'ni takiben Ankara'da topladığı Büyük Millet Meclisi Milli Mücadele'nin karargahı olmuştur. Bir bağımsızlık savaşını yöneterek dünyanın tek ve ilk Meclisi olan TBMM, Afyon Kocatepe'de Başkomutanlık Meydan Muharebesi'ni kazanarak ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'e “Başkomutan” unvanını vermiştir. Her Ağustos ayının son haftası kutladığımız Zafer Haftası sıradan bir hafta değil, bir milletin kurtuluş ve bağımsızlık mücadelesi verdiği tarihin Büyük Türk Milleti'nin her ferdinin ruhunda yeniden canlanması ve canlı tutulmasıdır. Zafer Haftası nesilden nesile anlatacağımız, kutsal emanet gibi bağrımızda taşıyacağımız inancın bayraklaşmasıdır. Şartlar ne olursa olsun, en olumsuz ekonomik şartların altında komutanları başta olmak üzere, Türk askerinin aç-susuz, üstü başı yırtık, süngüsünden başka silahı olmadan yapılan mücadeledir. Bu mücadele çocuğunun aşını Mehmetçiğiyle paylaşan anaların sırtında bomba taşıdığı, dantel işleyen ellerin cephane hazırladığı, kadınların erkeklerin ardından canlarıyla siper olduğu bir mücadelenin adıdır. Elbetteki aradan geçen 89 yıl bize büyük zaferi unutturmadı. Aradan geçen her yıl büyük manayı daha iyi anlıyor ve yaşıyor ve yaşatmaya çalışıyoruz. Bu zaferden nasibini almamış, büyük zaferin yılmaz bekçisi Türk Silahlı Kuvvetleri’ni her fırsatta yermeye çalışan kimi kesimlerin fütursuzluğu karşında Demokrat Parti safını yarım asra varan siyasi mücadelesinde bir an bile değiştirmemiş ve değiştirmeyi aklına bile getirmemiştir. Büyük zaferle birlikte Cumhuriyet'i kuran, çok partili siyasi hayata geçişle Cumhuriyet'i demokrasiyle taçlandıran Büyük Türk Milleti, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı da içinde barındıran Zafer Haftası'nı büyük heyecan ve şevkle kutlamaktadır. Bu önemli günde Ramazan Bayramının ve Zafer Bayramının Türk Milleti başta olmak üzere İslam alemine kutlu ve hayırlı olmasını diler saygılar sunarım.”

BBP İl Başkanı Fikret Kır,

”Türk-İslam coğrafyasında kan, gözyaşı ve zulüm yüzünden bayrama sevinçsiz ve coşkusuz giriyoruz.Tüm dünyada kan, zulüm ve gözyaşı akmaktadır, açlık ve sömürü artık dayanılmaz noktalara getirilmiştir.Ramazan bayramını bize tekrar yaşatan Yüce Allah’a şükrederek bayramın başta Türk-İslam alemine olmak üzere bütün insanlığa hayırlı olmasını diliyorum. Özellikle son günlerde şer güçlerinin maşası olan PKK’nın gerçekleştirdiği katliam ve akıttığı gözyaşı Ramazan ve Bayram sevincimizi yok etmiştir. Bu vesileyle bir kere daha şehitlerimize Allah’tan sonsuz rahmetler diliyor, kahraman gazilerimize şükranlarımı sunuyor, Aziz Türk milletine başsağlığı diliyorum.Ramazan bayramının Birlik ve bütünlüğümüzü arttırması , kardeşliğimizin hayata geçirilmesi , ortak paydalarımızda tekrar birleşmeyi sağlaması ve terör belasının bitirilmesi adına vesile olmasını Yüce Allah'tan Niyaz ediyorum” dedi.