Atatürk’ ün her zaman üstün niteliklerine inandığı, güven duyduğu ve ona hizmeti kutsal bir görev saydığı yüce milletiyle bütünleşerek çok zor şartlar altında 30 Ağustos 1922’ de büyük bir zaferle sonuçlandırdığı Başkomutanlık Meydan Muharebesi’ nin 99’uncu yıldönümünü kutlamanın sevincini bir kez daha yaşıyoruz.

 Bu emsalsiz zafer, bütün imkân ve kaynakları kurutulma noktasına gelmiş olan milletimizin, en zor şartlarda bile ne mucizeler yaratabileceğini gelecek nesillere gösteren çok anlamlı bir örnektir. Yüce milletimiz bu zaferle bağımsız yaşama inanç ve kararlılığını, tükenmez gücünü savaş ve insanlık tarihine silinmeyecek şekilde bir kere daha yazdırmış, yıkıntılar üzerinde onurlu ve millî bir devlet oluşturmuştur.

Birlik ve beraberliğimizi her şart ve ortamda koruyabildiğimiz, aynı inanç ve ilkeler etrafında sımsıkı kenetlenebildiğimiz, Atatürk’ ün asla gölgelenmez aydınlık yolunda yürüyebildiğimiz ve inkılâp ve ilkelerinden taviz vermediğimiz sürece, önümüzdeki bütün engelleri kıracağımızdan, aşacağımızdan, çağdaş uygarlığın daha ileri noktalarına ulaşacağımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır.

Bu anlamlı günde, bağımsız, güçlü ve daima dostluğu aranan ve saygı duyulan Türkiye’ yi bizlere kazandıran millî mücadelenin önderi, Türkiye Cumhuriyeti’ nin kurucusu, ebedî başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ ü, fedakâr dava arkadaşlarını, vatanları için hayatlarını seve seve feda eden aziz şehit ve gazilerimizi minnet ve şükran duygularımızla bir kere daha rahmet ve minnetle anıyorum, nur içinde yatsınlar.