Medeni cesaret gösterip " Şehrim için ben de varım" diyen ve diyecek olanlara başarılar diliyorum. Şehirlerimizi yerelde yönetmeye aday herkesin ayrı bakış açısı ile değerli katkılarının olacağına inanıyorum. Düşüncelerdeki farklı yaklaşımların şehirlerin ortak paydalarında en doğru olanda ortak akılla birleşebildikleri ölçüde başarı artacaktır. Zaten aklın yolu bir değil mi?

Şehirlerin yerel yönetim vizyonunda çok şey değişti. 2014 gündemi ile 2019 gündemi çok farklılaştı. Farklılaşması da gayet doğal.  Değişmeyen tek şey değişim....

Her şehrin beklentileri zaman içinde değişiyor. Aslında bu beklenti ve talepleri çok iyi okuyan aday yarışı önde göğüsleyecektir. Çünkü seçim kampanyasında kendini çok iyi ifade edeceğinden seçmen nazarında oy olarak karşılık bulacaktır.

Şehirler artık akıllı yazılımlar ile hayatın kolaylaşmasını istiyor. Anlık olarak şehir içi trafiği görerek yön verilmesini istiyor. Klavyenin ucundan o şehri yönetenlere interaktif olarak anında ulaşabilmeyi istiyor. E devlet ile merkezi yönetimin sunduğu hizmetleri yereldeki konularda da  almak istiyor. Hala belediye emlak servisine gidilip, belediye veznedarı ile muhatap olunup emlak vergisinin yatırılması zorunluluğu olan belediyelerin olması  yapılması gereken çok işin olduğunu  göstermektedir.

Yerel yönetimlerin asli fonksiyonları zaten ilgili müdürlükler marifetiyle yapılıyorken vizyoner yaklaşım , seçimle gelecek olan başkan ve meclis üyeleri ile sağlanacaktır. Ufuk turunda şehrin 20 yıllık 50 yıllık geleceğine göre planlamalar yapıp bu planın altını doldurabilmekte yatıyor başarı. Yoksa sorunların tesbit edilip o sorunların çözümünü kamuoyuna sunan çerçevede seçim kampanyası yapılmaz .Belde belediyelerinden büyükşehir belediyelerine kadar her belediye için söylenecek çok şey var.Yaklaşık olarak hepsi için ortak paydalar var. Bunları daha somutlaştırarak rasyonel bir çerçeve çizebiliriz;  Sizin şehrin geleceğine dair söylemleriniz nedir? İşsizlik oranını azaltmak için yerel bakış açınız nedir? Çevresel risklere karşı sermaye sahiplerinin  hegemonyasından kurtulup çevre adına yapacaklarınız nelerdir? Olası Marmara depremine karşı ne tür projeleriniz var? Kentsel dönüşümde ne yapacaksınız? Trafik problemine radikal çözüm önerileriniz nelerdir?  Eğitimde akademik alanlarda, sosyo, kültürel, sportif projeleriniz nelerdir? Kadınlara, gençlere , yaşlılara neler sunacaksınız? Daha yaşanabilir bir kent dokusu için ne düşünüyordunuz? Vatandaşa nasıl dokunacaksınız? Nasıl onların derdi ile dertleneceksiniz? Engellilere, dezavantajlı kesimlere neleri sunacaksınız? Altyapı problemlerini çözmede ekonomik yaklaşımlarınız ne olacak? Havanın, toprağın suyun korunması ve iyileştirilmesinde neler düşünüyorsunuz? Paranın en rasyonel şekilde kullanıldığı, insan kaynaklarının en objektif kriterlere göre değerlendirildiği modern belediyecilik yaklaşımına ne kadar ulaşabileceksiniz. Şeffaf yönetim anlayışında hemşehrilerinizi yönetime nasıl katacaksınız? Soru başlıklarını artırmak mümkün. Aslında işin özü”  Çağın gerektirdiği yönetim yaklaşımı ve vizyonunu ne derece uygulayacaksınız ? “  sorusu hepsini kapsayacaktır.

Biliniz ki seçim vaatleri  verilen sözlerin bileşkesi ve altı imzalanıp her vatandaşa vereceğiniz, hatta bu vaatlerin gerçekleşmesini  bir takvime bağlayarak dönem sonlarında hesap vereceğiniz  çerçevededir. Başkanlık makamında  çalışma programı olarak asarak her gün o vaatlere bakarak işe başlayacağınız önemdedir.Yoksa süslü kuşe dergilere bastırılarak seçimden sonra unutacağınız, rafa kaldıracağınız söylemler değildir.

2019’dan 2023’e Yerel Yönetim Vizyonunda her şehir bu çerçevede  daha fazla odaklanırsa göreceksiniz ki yerel gündem,  daha rasyonel ve çözüm odaklı seçim kampanyası olacaktır.  2023’lere şehirlerimizi taşıyacak adaylara şimdiden başarılar diliyorum.